İsmail altunsaray'in hayati | i̇smail altunsaray kimdir, kaç yaşinda?

İsmail altunsaray'in hayati | i̇smail altunsaray kimdir, kaç yaşinda?

Play all audios:


Bugün televizyon ekranına çıkacak ve izleyici tarafından araştırma konusu olacak isimlerden biri de İsmail Altunsaray. İBO Show'da renkli dakikalara eşlik edecek İsmail Altunsaray kaç


yaşında, kimdir ve nerelidir? İşte bozlak geleneğinin yeni kuşak temsilcilerinden biri olan İsmail Altunsaray'ın biyografisi... İSMAİL ALTUNSARAY KİMDİR? 16 Ağustos 1980 tarihinde Halil


İbrahim ve Kevser Altunsaray'ın oğlu olarak Kırşehir'de doğan İsmail Altunsaray, 12 yaşında bağlama çalmaya başladı. 1997 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet


Konservatuvarı Temel Bilimler Bölümü’nü kazandıktan sonra öğrenimi boyunca kendi üniversitesi başta olmak üzere çeşitli üniversite ve toplulukların ulusal ve uluslararası etkinliklerinde


yer aldı.  2002 yılında konservatuvar eğitimini tamamlayan Altunsaray, 2003 yılında TRT İstanbul Radyosu Türk Halk Müziği Birimi’ne akitli sanatçı olarak kabul edildi. Bu dönemde çeşitli


televizyon ve radyo programlarında icracı ve solist sanatçı olarak yer aldı 2005 yılında Haliç Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Musikisi Ana Sanat Dalı Yüksek Lisans Programı’nda


lisansüstü eğitimini başarıyla tamamladı. İTÜ Halk Bilimleri ve Sanatları Kulübü’nün 2006 yılından beri düzenlemekte olduğu; Neşet Ertaş, Musa Eroğlu, Erkan Oğur gibi ustaların da


katılımıyla gerçekleşen  “İTÜ Bağlama Günleri” etkinliğinde solo performanslar gösterdi. 2008 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Başbakanlık Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi TİKA’nın


desteğiyle düzenlenen 9. Uluslararası Sürmeli Festivali bünyesindeki ”Nida Tüfekçi Altın Bağlama Kültür Sanat Ödülleri” adını taşıyan organizasyonda Türk Halk Müziği İcracılık Dalı’nda


Teşvik Ödülü aldı. İsmail Altunsaray, 22 Nisan 2009 tarihinde Avrupa’nın en prestijli konser salonlarından Berliner Philharmoniker Chamber Music Hall’da, “Bozlak ve Flamenko” sentezinin


başarıyla gerçekleştiği bir konsere imza attı. “Alla Turca: Orient and Occident Meet for a Cultural Dialogue of Instruments and Voices” başlıklı konserde, kendisine kopuz ve perdesiz gitarda


Erkan Oğur ile İspanyolların dünyaca tanınmış Flamenko gitaristi Paco Pena ve geleneksel anlamda dünyaca tanınmış vokallerinden biri olan Miguel Ortega eşlik etti. 5 Şubat 2011 tarihinde


Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleşen, Bozlak’tan Flamenko’ya  “İki Gözden Bir Damla” adlı konserde İsmail Altunsaray , Ulusal Cordoba  Flamenko Ödülü almış İspanyol sanatçı  “Ye Ye


De Cadiz” ile beraber başarılı bir performans sergiledi. İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Ses Eğitimi Bölümünde 2009-2011 yılları arasında “THM Repertuvarı


Öğretim Görevlisi” olarak görev yapan İsmail Altunsaray, Anadolu müzik kültürüne sahip çıkarak Türk Halk Müziği’nde ekol olmuş  birçok ustanın haklarını titizlikle savunan “Kalan Müzik”


şemsiyesi altında 21 Eylül 2011 tarihinde “İncidir” adlı albümünü çıkarmıştır. Anadolu Abdalları’nın-Ustaların diyarı Kırşehir’de doğup büyümüş olan İsmail Altunsaray, Abdal aşiretine mensup


olmamasına rağmen Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş, Hacı Taşan ve Çekiç Ali gibi efsanelerden feyz alarak sanatını, bağlama ve vokal icrasını ve tavrını geliştirmiş, konservatuvarda aldığı


nazari bilgiler ile harmanlayarak hem alaylı hem mektepli nadir sanatçılar arasına girmiştir. Bu özelliği ile Neşet Ertaş ekolünün yeni kuşak içindeki onlarca temsilcisinden bir adım öne


çıkmıştır. Yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da vermiş olduğu sayısız konserler vedünya çapındaki sanatçılarla beraber gerçekleştirdiği sahne performansları ile dikkatleri çeken İsmail


Altunsaray 18.03.2013 tarihinde Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen Mugam Dünyası Festivalinde ülkemizi temsil etmiştir. Bir röportajında İsmail Altunsaray,  ”Orta Anadolu’nun


tamamında, varlığını tüketime dair ürünler sunarak sürdüren, hiçbir edebi değere ve alt yapıya sahip olmayan, yakışıksız dost meclislerinden etrafımıza kontrolsüzce saçılan, ayrıca geniş


kitleler tarafından kabul görmesi, ticari getirisi ve kamu denetiminin yoksunluğundan aldığı cesaretle kültürümüze yaptığı her türlü müdahaleyi kendine hak gören, müzikal olaraksa icra,


entonasyon ve geleneksel form bilgisi vb. ögelerden olabildiğince uzak bir “müzik türü” empoze edilmek isteniyor, üstelik de kültürümüzün bir parçası denilerek..  Birçok değerli ustaya kucak


açmış olan başkentimiz Ankara; büyükşehir olması, kozmopolitleşen yapısı, Orta Anadolu Geleneksel Kültürü’nün yeşerdiği ve saflığını koruyan birçok iline komşu olması ve aldığı


sosyal-ekonomik tabanlı göçlerin sonrasında ne yazık ki bu dejenerasyon halkasının da başkenti olmuştur. Yüzyıllardır “Hakikât Elçileri” ustalarımız tarafından dilden dile aktarılmış ve


gönülden gönüle köprüler kurmuş ve bugünlere taşınmış türkülerimize yapılan bu pervasız girişimleri Anadolu Halk Kültürü’ne yapılmış bir ihanet olarak görüyorum” diyerek  bu noktada 


Muharrem Usta’nın, Hacı Taşan’ın, Çekiç Ali’nin taşıdığı geleneğin uğrayabileceği dejenerasyonun önüne geçilmesi adına kararlılığını ortaya koymuştur. Altunsaray, Çekiç Ali gibi seri, Hacı


Taşan gibi lirik, Neşet usta gibi yaratıcı, Muharrem Ertaş gibi otantiktir. Kırşehir’in o yanık ve lirik ikliminden kopup gelirken, yöresel altyapısını akademik donanımıyla bütünleştiren,


geleneğini koruyan, mükemmeliyetçi yaklaşımı ve yaptığı işe olan sonsuz saygısıyla yoluna devam eden İsmail Altunsaray kendi doğrularını söylemekten geri durmadan Anadolu Halk Kültürü’nün


bıraktığı mirası gelecek nesillere aktarma çabası ve kararlılığındadır. ALBÜMLERI 2011 Kalan Müzik İncidir 2016 Kalan Müzik Derkenar